Konya’da yaşayan 89 yaşındaki Edip Önal, hayatını şiire adayan nadir isimlerden biri olarak dikkat çekiyor. Köyünde okul olmadığı için çocukluk yıllarında eğitim alamayan Önal, kendi kendine okuma yazmayı öğrenerek yaşamı boyunca büyük bir azim gösterdi. Tam 74 yıl süren bir tutku ve disiplin ile toplamda 4 binden fazla şiir kaleme aldı.
Önal’ın yazdığı şiirler, sadece sayı olarak değil, aynı zamanda içerik ve duygu yoğunluğu bakımından da büyük önem taşıyor. Hayatının her döneminde yaşadıklarını, gözlemlerini ve hayallerini kağıda döken Önal, 37 defter dolusu şiiriyle adeta kendi edebiyat tarihini oluşturdu. Şiirlerinde köy yaşamı, insan ilişkileri, doğa ve duygusal yaşam gibi pek çok temayı işleyen sanatçı, yıllar boyunca edebiyata olan bağlılığını sürdürdü.
53 yaşında ilkokul diplomasını alarak eğitim hayatına geç başlayan Edip Önal, bu durumun kendisine asla engel olmadığını belirtiyor. Eğitim alamamasına rağmen şiir yazmaya ve kendini ifade etmeye devam eden Önal, köydeki eksik eğitim imkânlarını kendi azmiyle telafi etti. Yaşamı boyunca öğrendiklerini, gözlemlerini ve hayata dair hislerini şiirlerinde yoğun bir şekilde ifade etti.
Edip Önal’ın eserlerinin büyük bir kısmı, her hafta yerel bir gazetede yayımlanarak geniş kitlelere ulaşıyor. Yerel halk, onun eserlerini büyük bir ilgiyle takip ediyor ve yaşadığı köyde edebiyatın değerini yükselten isim olarak tanıyor. Önal’ın tek isteği ise yazdığı şiirlerin kaybolmaması ve kitaplaştırılması. Sanatçının ifadesiyle, “Defterlerim kitap olsun, insanlar okusun” diyerek eserlerini gelecek nesillere aktarmak istiyor.
Önal’ın hikayesi, yalnızca bir şiir tutkusu değil, aynı zamanda azim ve azimli bir yaşam öyküsü olarak da dikkat çekiyor. Hayatının büyük bir bölümünü şiire adayan Önal, hem yaşadığı döneme hem de kendi köyüne edebiyat kültürünü taşımış oldu. Onun eserleri, köy yaşamından şehir yaşamına, bireysel duygulardan toplumsal olaylara kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor ve okuyucuya zengin bir içerik sunuyor.
Şiirlerinde özgün üslup ve samimiyet ön plana çıkıyor. Her bir mısraında hayat deneyimi, gözlem ve duygu birikimi yer alıyor. 74 yıllık yazın yolculuğunda Edip Önal, kendi dilini, kendi ritmini ve kendi dünyasını oluşturmuş durumda. Defterlerinde yer alan şiirler, sadece bireysel bir arşiv değil, aynı zamanda Türkiye’nin kırsal kesimlerinde yetişen, kendi kendine öğrenen bir edebiyatçının yaşam belgesi niteliği taşıyor.
Gelecek nesillere edebiyat sevgisini aktarmak isteyen Önal, şiirlerini kaybetmemek ve kitaplaştırmak için çaba gösteriyor. 37 defterlik birikiminin gelecek yıllarda daha geniş kitlelere ulaşması, hem onun azmini hem de kültürel mirasını yaşatacak. Edip Önal’ın hikayesi, sanatın yaşla, eğitim eksikliğiyle ya da imkânsızlıklarla sınırlandırılamayacağını gösteren önemli bir örnek olarak öne çıkıyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
4 Bin Şiirlik Ömür: Edip Önal’ın Büyük Tutkusu !
null
Konya’da yaşayan 89 yaşındaki Edip Önal, hayatını şiire adayan nadir isimlerden biri olarak dikkat çekiyor. Köyünde okul olmadığı için çocukluk yıllarında eğitim alamayan Önal, kendi kendine okuma yazmayı öğrenerek yaşamı boyunca büyük bir azim gösterdi. Tam 74 yıl süren bir tutku ve disiplin ile toplamda 4 binden fazla şiir kaleme aldı.
Önal’ın yazdığı şiirler, sadece sayı olarak değil, aynı zamanda içerik ve duygu yoğunluğu bakımından da büyük önem taşıyor. Hayatının her döneminde yaşadıklarını, gözlemlerini ve hayallerini kağıda döken Önal, 37 defter dolusu şiiriyle adeta kendi edebiyat tarihini oluşturdu. Şiirlerinde köy yaşamı, insan ilişkileri, doğa ve duygusal yaşam gibi pek çok temayı işleyen sanatçı, yıllar boyunca edebiyata olan bağlılığını sürdürdü.
53 yaşında ilkokul diplomasını alarak eğitim hayatına geç başlayan Edip Önal, bu durumun kendisine asla engel olmadığını belirtiyor. Eğitim alamamasına rağmen şiir yazmaya ve kendini ifade etmeye devam eden Önal, köydeki eksik eğitim imkânlarını kendi azmiyle telafi etti. Yaşamı boyunca öğrendiklerini, gözlemlerini ve hayata dair hislerini şiirlerinde yoğun bir şekilde ifade etti.
Edip Önal’ın eserlerinin büyük bir kısmı, her hafta yerel bir gazetede yayımlanarak geniş kitlelere ulaşıyor. Yerel halk, onun eserlerini büyük bir ilgiyle takip ediyor ve yaşadığı köyde edebiyatın değerini yükselten isim olarak tanıyor. Önal’ın tek isteği ise yazdığı şiirlerin kaybolmaması ve kitaplaştırılması. Sanatçının ifadesiyle, “Defterlerim kitap olsun, insanlar okusun” diyerek eserlerini gelecek nesillere aktarmak istiyor.
Önal’ın hikayesi, yalnızca bir şiir tutkusu değil, aynı zamanda azim ve azimli bir yaşam öyküsü olarak da dikkat çekiyor. Hayatının büyük bir bölümünü şiire adayan Önal, hem yaşadığı döneme hem de kendi köyüne edebiyat kültürünü taşımış oldu. Onun eserleri, köy yaşamından şehir yaşamına, bireysel duygulardan toplumsal olaylara kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor ve okuyucuya zengin bir içerik sunuyor.
Şiirlerinde özgün üslup ve samimiyet ön plana çıkıyor. Her bir mısraında hayat deneyimi, gözlem ve duygu birikimi yer alıyor. 74 yıllık yazın yolculuğunda Edip Önal, kendi dilini, kendi ritmini ve kendi dünyasını oluşturmuş durumda. Defterlerinde yer alan şiirler, sadece bireysel bir arşiv değil, aynı zamanda Türkiye’nin kırsal kesimlerinde yetişen, kendi kendine öğrenen bir edebiyatçının yaşam belgesi niteliği taşıyor.
Gelecek nesillere edebiyat sevgisini aktarmak isteyen Önal, şiirlerini kaybetmemek ve kitaplaştırmak için çaba gösteriyor. 37 defterlik birikiminin gelecek yıllarda daha geniş kitlelere ulaşması, hem onun azmini hem de kültürel mirasını yaşatacak. Edip Önal’ın hikayesi, sanatın yaşla, eğitim eksikliğiyle ya da imkânsızlıklarla sınırlandırılamayacağını gösteren önemli bir örnek olarak öne çıkıyor.
En Çok Okunan Haberler